Mobil robotik
Verimli filo yönetimi: Heterojen araç filoları nasıl başarılı bir şekilde organize edilir?
Depolarda mobil robotların kullanımının artmasıyla birlikte, manuel ve otonom araçlar arasında sorunsuz bir iş birliğinin sağlanması giderek daha da önemli hale geliyor. Peki karma bir filo nasıl verimli bir şekilde koordine edilebilir?
Depolama operasyonlarının dinamik dünyasında, Otomatik yönlendirmeli araçlar (AGV'ler) ve otonom mobil robotlar (AMR'ler) sıklıkla işletme içi lojistik operasyonların ayrılmaz bir parçasıdır. 2028 yılına kadar büyük şirketlerin %50'si depo veya üretim operasyonlarında mobil robotlar kullanacak1. Büyük şirketlerin %40'ı önümüzdeki beş yıl içinde depolama operasyonlarında heterojen araç filoları kullanacak1. Bir yandan işçileri rahatlatıp görevleri devralırken, bir yandan da trafik yoğunluğunu artırıyorlar. Özellikle depodaki trafiğin tam şeffaf ve merkezi olarak yönetilmemesi durumunda bu durum daha da zorlaşıyor.
Karma depo operasyonlarının zorlukları
Tüm görevler mobil robotlar tarafından otomatikleştirilemediğinden, insanlı araçların kullanımı hala gereklidir. Bununla birlikte karma operasyon aşağıdaki çeşitli zorlukları da beraberinde getiriyor:
- Kazalar ve onarım maliyetleri: Manuel ve otomatik araçlar arasındaki çarpışmalar nadir değildir ve önemli hasara ve yüksek onarım maliyetlerine neden olabilir.
- Arıza süresi: Her kaza, hasarlı araçların onarılması gerektiğinden maliyetli arıza sürelerine yol açar. Bu durum üretim gecikmelerine ve gelir kaybına yol açar.
- Operasyonel verimsizlik: Manuel ve otomatik araçlar farklı sistemler ve platformlar üzerinde çalıştıkları için genellikle koordineli çalışmak zordur. Bu durum, daha uzun bekleme sürelerine ve kaynakların verimsiz kullanımına yol açar. Kilitlenmeler ve tıkanıklıklar üretkenliği etkilediğinde ve AGV'ler/AMR'ler manuel olarak hareket ettirilmek zorunda kaldığında, operasyonlar verimsiz hale gelir; bu da örneğin ek iş, üretim sahasında bekleme süresi ve hayal kırıklığına neden olur ve tüm operasyonun verimliliğini etkileyebilir. Manuel sürücülerin memnuniyetsizliği ve sabırsızlığı mobil robotların kabul seviyesini düşürebilir.
- Koordinasyon zorlukları: Bir kuruluşun robot filosu büyüdükçe, uçtan uca kolay API entegrasyonu artık yeterli olmayacaktır. Şirketlerin, işleri doğru robotlara atayabilen gelişmiş bir orkestrasyon fonksiyonuna (VDA 5050 standardıyla sağlananlar gibi) ihtiyacı olacaktır. Bu, faaliyetin özelliklerini ve farklı otomasyon aracılarının yeteneklerini hesaba katan gerçek zamanlı bilgilere dayanmalıdır. Otomatik ve manuel araçların sorunsuz çalışmasını sağlamak ve üretkenliği en üst düzeye çıkarmak için etkili koordinasyon ve operasyon yönetimi hayati önem taşır1.
Ortak bir filo yönetim sistemine entegrasyon
Bu zorlukların çözümü, manuel araçların güçlü bir filo yönetim sistemine entegre edilmesinde yatmaktadır. 2026 yılına kadar, işletme için lojistik robotları kullanan şirketlerin %50'sinden fazlası çoklu aracılı koordinasyon platformunu kullanacak1. İşte bunun son derece değerli bir yatırım olabileceğini gösteren bazı nedenler:
- Maliyet tasarrufları: Manuel araçların ve mobil robotların ortak bir sisteme entegre edilmesi, kazaları ve arıza sürelerini azaltmaya, dolayısıyla maliyetlerin önlenmesine yardımcı olabilir.
- Artan verimlilik: Ortak bir filo yönetim sistemi tarafından yönetilen birbiriyle uyumlu filolar, mevcut kaynakların en iyi şekilde koordine edilmesini ve kullanılmasını sağlar. Bu, daha kısa bekleme süreleri ve genel olarak daha verimli operasyon yönetimi anlamına gelir.
- Güvenlik iyileştirmesi: Entegrasyon, filonun genel operasyonlarının daha iyi izlenmesini ve kontrol edilmesini sağlayarak kazaları en aza indirir ve çalışanlar ile ekipman için güvenliği artırır.
- Esneklik ve ölçeklenebilirlik: Yeni manuel araçların filo yönetim sistemine sorunsuz entegrasyonu, değişen gereksinimleri karşılamak için gereken esnekliği ve ölçeklenebilirliği sağlar.
- Sürdürülebilirlik: Entegrasyon, manuel araçların ömrünü uzatarak daha sürdürülebilir operasyonlara katkıda bulunur ve kaynak tasarrufu sağlar.
VDA 5050 uyumlu filo yönetim sistemleri
Manuel araçların bir filo yönetim sistemine entegre edilmesinin önemli bir yönü, araçlar ile üst düzey sistemler arasında kesintisiz iletişim ve koordinasyon için tek tip arayüzler ve protokoller tanımlayan VDA 5050 gibi standartların desteklenmesidir. Şirketler, VDA 5050 uyumlu çözümleri uygulayarak filolarının birlikte çalışabilirliğini iyileştirebilir ve depo trafiğinin verimliliğini daha da artırabilirler.
Bu nedenle manuel araçların mevcut VDA 5050 uyumlu filo yönetim sistemine entegre edilmesi, depo operasyonlarında verimliliği artırma ve maliyetleri düşürme yönünde belirleyici bir adımdır. Bu hedefe ulaşmak için manuel araçların uygun teknolojilerle donatılması ve gerçek zamanlı etkili lokalizasyon ve takibin sağlanması gereklidir. Bunu mümkün kılmak için çeşitli teknolojiler mevcuttur. Otonom araçlarda kullanılan kanıtlanmış lazer tabanlı "Eş Zamanlı Lokalizasyon ve Haritalama" (SLAM lazeri) teknolojisi, manuel araçlarda da sıklıkla kullanılmaktadır.
Lazer tabanlı lokalizasyon teknolojisi temeli oluşturur
Lazer SLAM, endüstriyel ortamlarda insanlı forkliftlerin ve mobil robotların yerini belirlemek için gelişmiş bir yöntem sunmaktadır. Diğer teknolojilerle karşılaştırıldığında oldukça hassastır ve işletmeye alma maliyetleri de oldukça düşüktür. Bu amaçla araçlar lazer tarayıcıyla donatılır veya lazer tarayıcı araçlara sonradan takılır. Sensörler lazer ışınları göndererek çevredeki nesnelerin yansımalarını ölçer. Aynı zamanda algoritma aracın hareketlerini analiz eder ve çevresinin gerçek zamanlı haritasını çıkarır. Bu eş zamanlı haritalama ve lokalizasyon işlevi, dinamik depo ortamlarında bile araçların gerçek zamanlı olarak konumlandırılmasını ve yönlendirilmesini mümkün kılar.
ROKIT Locator ile hassas gerçek zamanlı lokalizasyon
Lazer tabanlı bir lokalizasyon yazılımı olan Rexroth ROKIT Locator ile SLAM algoritması kullanılarak hem mobil robotlar hem de manuel araçlar lokalize edilebilmektedir. ROKIT Locator, herhangi bir altyapı ayarlaması yapmadan, gerçek zamanlı olarak araç konumunun ve hareketinin hassas bir şekilde tespit edilmesini sağlar. API, mevcut (birlikte çalışabilen) filo yönetim sistemlerine sorunsuz entegrasyonu mümkün kılar. Bu, birlikte çalışabilen araç filosunun hassas bir şekilde koordine edilmesini sağlar. Manuel araçlar gerçek zamanlı olarak izlenebilir, rotalar optimize edilebilir ve çarpışmalar önlenebilir.
Ayrıca lokalizasyon yazılımı, manuel araçların performansının analiz edilmesini ve optimize edilmesini mümkün kılar. Şirketler sürekli veri toplayarak operasyonel iyileştirmeler yapabilir ve verimliliklerini daha da artırabilirler.
AMR, AGV veya forklift – ROKIT Locator'ı esnek şekilde kullanın!
Rexroth ACTIVE Shuttle Management System'de araç entegrasyonu
ACTIVE Shuttle Management System (AMS) ile Bosch Rexroth, VDA 5050 standardını desteklemektedir.
ACTIVE Shuttle Management System (AMS) ile Bosch Rexroth, VDA 5050 standardını destekliyor ve depo trafiğinin koordinasyonunu kolaylaştıran bir filo yönetim sistemi sunuyor. Merkezi sistem, otonom mobil robotlara yönelik emirleri kontrol etmek ve depo içindeki trafiği yönetmek için kullanılabilir.
Bosch Rexroth, AMS filo yöneticisinde VDA 5050 standardını destekleyerek, depo trafiğindeki kaza, operasyonel verimsizlik ve koordinasyon zorluklarının yarattığı zorlukları azaltmak amacıyla manuel araçları ROKIT Locator ile sonradan donatarak bağlama olanağı sunuyor. AMS, VDA 5050 uyumlu araçlar için bir orkestrasyon fonksiyonu sunuyor ve seçili araç tiplerinin "derinlemesine" entegre edilebilmesi sayesinde, genel VDA 5050 filo yönetim sistemlerine kıyasla işlevsel katma değer sağlıyor.
1https://futureiot.tech/orchestrating-the-heterogeneous-robot-fleet/. Alınma tarihi: 07/18/2024.
Hangi zorluklarla karşılaşıyorsunuz?
Karşılaştığınız bazı mevcut sorunları fark ediyor musunuz? Filonuzun tüm potansiyelini kullanın ve ürün taşımacılığınızı daha hızlı, daha verimli ve daha sürdürülebilir hale getirin!
Yazar: Jörg Heckel
Pozisyon: Robotik Projeler Başkanı